Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye’de (Osmanlı Devleti) Nizâm-ı Âlem ve Din ü Devlet’in Bekâsı ile i’lâ-yi kelimetullâh (İslâm’ın muhafazası ve yayılması suretiyle yüceltilmesi) devletin önemli varlık sebebi ve gayesi olarak görülmüş ve bunun Ehl-i sünnet ve cemâat mezhebine riayetle gerçekleşeceği kabul edilmiştir. Osmanlı’nın Şah İsmail ile birlikte İran’a karşı verdiği büyük mücadelede ve Nadir Şah’ın Caferîliğin beşinci mezhep olarak tanınma isteğinin reddedilmesinde bu mezhep anlayışını büyük payı ...