"Canım ablacığım haberin geldiği an mahallemizde bir sevinç rüzgârı esti adeta. Gülmeyen yüzler güldü. Evet, ablacığım sen gittikten sonra nedense seni hatırlarken hep ağlar oldum. Evet, nedense hep ağlıyordum. Neden? Niçin bilmiyorum ama ağlıyordum. Hele şu son gidişin var ya beni mahvetti. Haber vermeyişin beni öldürüyordu. Niçin? Niçin haber gelmiyordu? Yoksa bizi unutmuş muydun? Hayır, hayır bu olamazdı. O hâlde başına bir iş mi geldi? Allah korusun! Evet, bazen de sanki karşımdaymışsın gibi ...