Hicretin dokuzuncu senesinde Medine'ye her taraftan heyetler gelmeye başlamıştı. Bu arada, Ukayloğulları kabilesinden Ebu Harb bin Huveylid de, Peygamber Efendimiz'in yanına geldi.
Rasulullah (s.a.v) ona Kur'ân okuyup Müslümanlığı seçmeyi teklif etti.
Ebû Harb, Kur'an'ın olağanüstü güzelliğinin etkisinde kalsa da kalbi hala cahiliyye karanlığındaydı. O yüzden tereddüt etti:
* Vallahi, sen ya Allah'a, ya da Allah'a kavuşana kavuşmuşsun! Öyle sözler söylüyorsun ki, ...