"Gözü, gönlü mazide kalmış; sürekli eskilerden bahseden yaşlı bir kadındı babaannem. Küçüktüm, anlattıkları ilgimi çekmezdi. Çocukça bir algıyla hikâyelerinin siyah beyaz bir dünyada geçtiğini düşünürdüm; eski, soluk bir fotoğraf karesinde yaşanıyordu her şey. Kahramanları bu karenin içine hapsolmuş, ıstırap çeken, çaresiz kimselerdi; üstelik olağanüstü tarafları da yoktu. İki renkten kurulu bu dünya, masal çocukları olan bizler için yeterince cazip sayılmazdı.
Birkaç sene içinde, onun kurm ...