O, sevilmeyi seviyor fakat sözcüğün gerçek ve en soylu anlamıyla sevmenin ne olduğuna asla yeterli özeni göstermiyordu. Beni sevdiğini, hem de çok sevdiğini söylüyor fakat sevgisinin içeriği beni ikna etmeye yetmiyordu. Onun sevgisi, yemyeşil kırlarda uçurtma uçuran çocukların birbirlerine duydukları, sadece birlikte olma alışkanlıklarından beslenen ve asla ruhların derinliğine nüfuz edemeyen bir sevgi türüydü. Benim sevgim onun için sadece bir çocuk oyunuydu. Benim için bir çocuk oyunu olmadığı ...