Ülkemizde beden kategorisi “toplumsal cinsiyet”le (gender) nerdeyse özdeş bir anlama sahip. Bedeni homojenleştiren bir söylem ve karşı söylemin eşlik ettiği çoğu çalışmada bireylerin gündelik dünyayı nasıl anlamlandırdığı genellikle gözden kaçırılıyor. Kendini bulma veya gerçekleştirme öyküsü içinde yaşamın doğrusal bir çizgiye oturtulması, ortaklıklarımızı çözdüğü gibi hikâyelerimizin sağaltıcılığını da azaltıyor. Bu eksik bakış açısına saplanmadan hazırlanan elinizdeki derleme kitap, beş yıl ö ...