İslam dünyası, her ne kadar batı dünyasının bin yıllık macerasına -dışarıdan da olsa- bir şekilde iştirak etmiş olsa da, bu dünyayla aynı ideallere yönelmediği gibi, bu yolculuğa (kapitalizme) karşı ciddi itirazları bulunan yegâne dünya ve bu itirazların birçoğu da oldukça haklı gerekçelere dayanmakta. Ama bu haklılık, batı dünyası tarafından ortaya konulan gelişme karşısında çok da önemsenmemekte. Dahası, nüfuz edilemeyen bir performansın gücünün etkinliği, bu itirazların haklılığını umursamaya ...