19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı-İran, Sünni-Şiî münasebetlerinin arttığı, ikili ilişkilerin daha somut bir hâl aldığı görülmüştür. Osmanlı’nın öncülük ettiği modernleşme hareketleri ekseriyetle diğer Müslüman hânedanlar, hususen Kaçar Hânedanlığı’nın idaresindeki İran tarafından yakından izlenmiş ve takip edilmiştir. Bu yakınlaşmada her iki devletin karşı karşıya kaldığı sömürge tehlikesi ve benimsedikleri merkeziyetçilik anlayışı da rol oynamıştır. Osmanlı’da cereyan eden Tanzim ...